NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
77 - (2101) حدثنا
يحيى بن يحيى
وأبو الربيع
وقتيبة بن سعيد
(قال يحيى:
أخبرنا حماد
ابن زيد. وقال
الآخران:
حدثنا حماد)
عن عبدالعزيز
ابن صهيب، عن
أنس بن مالك؛
أن
النبي صلى
الله عليه
وسلم نهى عن
التزعفر. قال
قتيبة: قال
حماد: يعني
للرجال.
[ش
(التزعفر) هو
صبغ الثوب
بالزعفران].
{77}
Bize Yahya b. Yahya ile
Ebû'r-Rabi' ve Kuteyhe b. Saîd rivayet ettiler. (Yahya : Bize Hammad b. Zeyd
haber verdi, dedi.) Ötekiler: Bize Hammad, Abdul-Aziz b. Suhayb'dan, o da Enes
b. Mâlik'den naklen rivayet etti ki,
Nebi (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem) zâferanlanmaktan nehy buyurmuş, dediler.
Kuteybe şöyle dedi:
«Hammad erkeklere nehy
buyurdu, demek istiyor, dedi.»
(2101) - وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة
وعمرو الناقد
وزهير بن حرب
وابن نمير
وأبو كريب.
قالوا: حدثنا
إسماعيل (وهو
ابن علية) عن
عبدالعزيز بن
صهيب، عن أنس.
قال:
نهى
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم أن
يتزعفر الرجل.
{…}
Bize Ebû Bekr b. Ebi
Şeybe ile Amru'n-Nâkıd, Züheyr b. Harb, ibni Nunıeyr ve Ebû Kureyb dahî rivayet
ettiler. (Dedilerki): Bize îsmaîl (bu zat İbni Uleyye'dir), Abdul-Azîz b.
Suhayb'dan, o da Enes'den naklen rivayet etti. Enes (Şöyle demiş):
Resûlullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem) erkeğin zâferan sürünmesini yasak etti.
İzah:
Bu hadîsi Buhari «KUâbu'I-,Libâs»'da
tahrîc ettiği gibi diğer bütün sünen sahipleri de buradaki ikinci rivayette
olduğu şekilde erkeğin zâferanlanması kaydıyle rivayet etmişlerdir. Nesâi'nin
bir rivayetinde :
«Zaferanlanmaktan nehy
buyurdu.» şeklinde mutlak zikredilmişse de, o mutlak rivayet diğer mukayyed
olanlara hamledilmiştir. İbni Tîn ile İbni Battal: «Bu nehiy vücuda mahsustur.
Ve kerahete hamlolunur. Çünkü vücuda zâferan sürmek şeriat sahibinin yasak
ettiği refahdan ma'duddur. Nehyin tahrim için değil de, kerahete hamledildiğine
delil Enes hadisidir. Mezkûr hadîste :
Abdurrahman b. Avf
üzerinde sarı boya eseri olduğu halde, Resûlullah {Sallallahu Aleyhi ve
Sellem)'in yanına geldi de Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) : «Bu ne hal?»
dedi. Onu reddetmedi. Yıkamasını da emir buyurmadı. Bu gösterir ki, yeni güveyi
olmayanlara yasaklaması kerahete mahmulmüş» demişlerdir. Gerçi Ebû Davud'un Hz.
Ammâr'dan rivayet ettiği bir hadîste Ammâr (Radiyallahu anh)'in geceleyin
zâferan sürülüp ertesi gün Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in huzuruna
gittiği, fakat kendisine hoşbeşde bulunmayıp :
«Git, bunu üzerinden
yıka!» buyurduğu, yıkayıp geldiği halde boya'dan eser kaldığı için tekrar yıkamaya gönderdiği, nihayet boyadan
eser kalmadığını görünce ona hoşbeşde bulunduğu ve :
«Şüphesiz kî, melekler
kâfirin cenazesine zaferanla boyanan ve cünüp olan kimsenin yanına hayırla
gelmezler.»buyurduğu rivayet olunmuşsa da bu hadîs ma'lumdur. Senedinde meçhul
râvi vardır. Mamafih sahih olan bir tarik varsa da Buhari ve Müslim
rivâyetleriyle boy ölçüşecek derecede değildir.